Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:

"Geçtiğimiz seneyi Yunus Emre ve Türk Dili yılı olarak ilan etmiştik. Medyada Türkçe'nin doğru kullanımını teşvik etmek için sizlerle beraber olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Arı, duru, tertemiz Türkçenin temsilcisi Yunus Emre'yi gündeme getirdikleri için şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum.

Bugün burada bizi bir araya getiren, sözlerinden başka silahı olmayan Yunus Emre'nin asırları aşıp gelen kahramanlığıdır. Esasen bu hakikat dünyanın her yerinde aynıdır.

Farklı lisanlar bizi birbirimizden ayıran değil, kaynaştıran vasıtalar. Kendi dilimiz Türkçemiz bir başka güzeldir. Ata mirasımızdır. Bu dille ifadesini bulmuş nice eser Türkçe'nin zenginleşmesine hizmet etmiştir.

İnsani ruhi faaliyetlerinin mahsulü olarak kabul edilen dil insanlık tarihi kadar köklü maziye sahiptir. İslam başta olmak üzere hak dinler, dilin insana yüce yaratıcı tarafından öğretildiğini bildirirler. Hz. Adem ile Hz. Havva validemizden beri insanoğlu yeryüzüne bağılmış, farklı kavimler, farklı diller, farklı kültürler ortaya çıkmıştır. Bugün dünya üzerinde 3 binden fazla dil olduğu söyleniyor.

Yunus Emre Türkçemizin bayrak isimlerindn biri olmuştur.

Terör, sadece insanların canına, malına, özgürlüğüne, kastetmekle olmaz. Milletlerin varlığının ve devamlılığının teminatı olan dilini, edebiyatını, kültürünü bozmak da bir çeşit terördür. Türkiye maalesef her iki teröre birden maruz kalmıştır. 

Orhun Abideleri'nden günümüze kadar bu dilde ifadesini bulmuş nice eser Türkçenin zenginleşmesine ve güzelleşmesine hizmet etmiştir. İnsanlığa armağan ettiğimiz her eseri mukaddes emanet sayarız. Bugün Adriyatik'ten Çin Seddi'ne ulaşan geniş bir coğrafyada en çok kullanılan lisan Türkçedir. Kaşgarlı Mahmud, Yusuf Has Hacib, Ahmet Yesevi Türkçenin güzellikleriyle ışık tutmuşlardır. Ebedi vatanımız Anadolu'da milletimizin hafızasında silinmez izler bırakan Yunus Emre Türkçemizin bayrak isimlerinden birisi olmuştur.

Elbette her lisan kendi içinde estetikle örülmüş bir şiirdir adeta. Hiç şüphesiz kendi dilimiz, Türkçemiz başka güzeldir. Türkçenin her bir kelimesi bizim için paha biçilmez bir mücevherdir. Medarıiftiharımız Türkçemizle insanlığa armağan ettiğimiz her bir eser mukaddes sayarız. Bugün Adriyatik'ten Çin Seddi'ne uzanan geniş bir coğrafyada en çok kullanılan dil Türkçedir.

Anadolu'da yeniden inşa edilen Türkçe, Yunus'un şiirleriyle hayat bulmuş, kökleşmiş, aşk ve mana dili olarak yeni bir kimlik kazanmıştır. Yunus'un aşk odunda pişirdiği her bir şiir çağları ve kıtaları aşarak bütün insanlığa mâl olan mısralara dönüşmüştür. 

Malazgirt Zaferi'nin ardından Anadolu'yu fikren ve fiziken bayındır hale getirmek, temelinde adalet olan bir nizama kavuşturmak için çok çetin mücadeleler verdik. Fethettiğimiz bu topraklar kısa zamanda bambaşka bir çehreye büründü. Anadolu'ya taşınan medeniyetimiz Osmanlı ile olgunluk çağına erişti.

Sosyal medyada kullanılan dil Türkçemiz için bir felaket habercisidir."

Hibya Haber Ajansı