Diz ekleminin rahat hareket etmesi için eklem içinde eklem sıvısı yer alıyor. Çömelme ya da squat gibi egzersizler sırasında diz eklemi içindeki bu sıvıda bulunan gazın ezilmesine bağlı olarak parmaklardaki çıtlatmaya benzer bir sese neden olabiliyor.  Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Meriç, eğer her eklem hareketi ile birlikte sürekli bir ağrı yaşanıyorsa bu durumda çıtırdama ‘krepitus’ denilen durumun ortaya çıkabildiğini söyledi. 30-35 yaş altında egzersiz yaparken veya merdiven çıkarken dizden ses gelmesinin genellikle patolojik olmadığını yani bir soruna işaret etmediğini belirten Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Meriç, “Ancak hasta genç yaşta olmasına rağmen dizden ses gelirken ağrı yapıyorsa dikkat etmek gerekir. 55-60 yaş civarında ve merdivenlerden inip çıkarken dizleriniz ağrıyorsa ve gıcırdama hissi varsa bu durum altta farklı bir hastalığa işaret edebilir” dedi. 

Doç. Dr. Gökhan Meriç’in verdiği bilgiye göre, gençlerde ağrı ile beraber dizlerden ses gelmesi, diz kapağına bağlı sorunlardan kaynaklanabiliyor. “Diz eklemi kemiklerinin oluşturduğu oluk içinde uygun pozisyonda olmamasından dolayı özellikle genç kadınlarda erken yaşlarda dizde çıtırdama ve sonrasında ağrı ortaya çıkabiliyor” diyen Doç. Dr. Gökhan Meriç sözlerin şöyle devam etti: “Diz eklemini kaplayan kıkırdak dokusu aslında ağrıyı hissetmez ancak zamanla tekrarlayan sürtünmeye bağlı olarak eklem içindeki koruyucu kıkırdak gittikçe aşınır ve önce yumuşama sonrasında ileri kıkırdak aşınmasına sebep olabilir. İleri kıkırdak aşınması sonrasında kemik yüzey ortaya çıkarak hastanın dizleri ağrılı bir hale gelir.”dedi.

Sorunun ortaya çıkmasında hareketsiz bir yaşam ve fiziksel aktivitenin önemli bir yer teşkil ettiğini söyleyen Doç. Dr. Gökhan Meriç şunları anlattı:  

“2019 yılında Brezilya’da yapılan ve dizlerinde ileri kıkırdak aşınması olan kişilerin değerlendirildiği bir çalışma; dizinden çıtırdama sesi gelenlerin ses gelmeyenlere göre daha düşük fiziksel aktivite içinde oldukları ve yaşam kalitelerinin de daha düşük olduğu ortaya kondu.”dedi.

Dizden ses gelmesinin yanında görülen ağrının altta farklı bir sorunun varlığına dair önemli bir işaret olduğunun altını çizen Doç. Dr. Meriç, 2014 yılında yayımlanan bir araştırmada ise diz kapağı ağrısıyla birlikte görülen çıtırdamanın, diz kapağı ekleminin kireçlenmesinin erken bulgusu olarak gösterildiğini anlattı. Bununla birlikte dizlerinden ses gelen herkeste ağrının yaşanmayabileceğini hatırlatan Doç. Doç. Meriç konuyla ilgili şu bilgileri verdi: “Bu araştırmanın yanı sıra, Mayıs 2017'de yayınlanan ve yaklaşık 3.500 katılımcının yer aldığı bir başka çalışmada;  başlangıçta dizlerinden daha fazla ses gelmesine karşın ağrısı olmayan kişilerin daha az veya hiç çıtırdama yaşamayanlara göre dizlerinde kıkırdak aşınması geliştirme olasılığının daha fazla olduğunu gösterdi.”dedi.

Çıtırdama ile birlikte ağrı olup olmamasının, duruma yaklaşım açısından da önemli bir kıstas olduğunu söyleyen Doç. Dr. Gökhan Meriç, şu bilgileri verdi: “Herhangi bir rahatsızlık veya acı olmadan olan ve ara ara duyulan çıtırdama genellikle endişelenecek bir şey değildir ve takip edilmesi yeterlidir ancak çıtırdama ile birlikte ağrı yaşanırsa, dizi zorlayıcı hareketlerden uzak durmak ve mutlaka bir uzmana başvurmak gerekir. Bu durum genç yaştaki kişilerde diz kapağının anatomik doğumsal olarak uygun olmayan yerleşimine, 50 yaş üstündekilerde ise kireçlenme denilen kıkırdak aşınmasına bağlı gelişebilir. Bu durumda muayene ve görüntüleme yöntemleriyle sorunun nedeni ortaya konularak gerekli tedavi uygulanır.”dedi.

Ağrısız veya ağrılı çıtırtılarda şikâyetleri azaltmak için öncelikle bacak ve kalça güçlendirme egzersizlerinin önemine işaret eden Doç. Dr. Gökhan Meriç, egzersiz yaparken dikkat edilmesi gerekenler konusunda şunları anlattı: “Egzersizlerde amaç kas gücünü artırarak dize binen yükü azaltmak ve diz kapağını uygun pozisyonda tutmaktır.  Egzersizler düzgün yapılmadığında diz aşınmasına ve yıpranmasına neden olabileceği için squat gibi aşırı eğilip kalkma gerektiren hareketlerden uzak durulmalı. Eğer egzersizleri yaparken dizde kıtırtı veya hafif bir rahatsızlık yaşanıyorsa, vücut ağırlığını dize vermek yerine kalça geriye atılarak yükün dizlere gelmesi önlenebilir. Yine kalça ve yan bacak kaslarını çalıştırmak için dizleri hafif kıvırıp yana doğru yürüme egzersizleri oldukça etkilidir. Egzersizler öncesinde mutlaka germe ve esnetme egzersizleri ile kas gerginliği önlenmeli ve hareketlerden maksimum verim alınmaya çalışılmalı. Yürüyüş ve yüzme de eklemler için oldukça faydalı egzersizler arasındadır.”dedi.

Diz ağrısından ve çıtırdamalardan korunmak için yapılacak en önemli şeylerden birinin de eklemlere gelen yükü azaltmak yani kilo vermek olduğuna işaret eden Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Meriç, alınması gereken diğer önlemlerle ilgili şunları anlattı: “Eğer hastada kireçlenmeye bağlı ağrı varsa yoğun aktivite sırasında kullanabilecek dizlikler, eklemi destekleyerek özellikle ağrılı dönemlerde kısa süreli olarak kullanılabilir. Özellikle ağrılı dönemlerde evde veya dışarıda merdiven inip çıkmadan uzak durulmalı, diz üstünde ev işleri yapılmamalı, ağrılı dönemlerde mümkünse oturarak namaz kılınmalı. Diz ekleminde çıtırdama ile birlikte şişme meydana gelirse bu durum genellikle kireçlenme yani ileri kıkırdak aşınmasına bağlı gelişebilir. Bu durumda da istirahat etmek, buz uygulamak ve dizin altına bir yastık konularak kalp seviyesinin üstünde tutmak ve dize bandaj sarmak yararlı olabilir. Ancak eğer şikâyetler bu uygulamalara rağmen geçmezse mutlaka bir uzmana danışılmalı.”dedi.

Hibya Haber Ajansı