Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Salı günü başlayan yağışlar,  Kastamonu Bartın ve Sinop illerimizde maalesef büyük sel felaketlerine neden oldu.

Bartın'da kaybolan vatandaşımızı arama çalışmalarımız sürüyor.

Dünyanın pek çok yeri gibi ülkemizde bir süredir doğal felaketlerle boğuşmaktadır.

Amerika'da Avrupa'nın da birçok ülkesi böyle hep felaketlerle boğuşuyorlar, felakettir gidiyoruz ve temennimiz o ki bunlarla boğuşurken en az hasarla felaketleri atlatalım.

Felaketin ilk anından itibaren sizlerle birlikteyiz.

İçişleri Bakanımız, Çevre ve Şehircilik Bakanımız, Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız, hep birlikte bölgede şu anda çalışmaları sürdürüyoruz.

Haberleşmenin kesintisiz işlemesi için mobil istasyonlar ihtiyaç duyulan yerlere gönderilmiştir.

Kredi desteğinden vergi ertelemelerine kadar acil tedbir varsa devreye alıyoruz.

Polisimizin onların kahramanca bütün o vatandaşlarımızı nasıl kurtardıklarını izlediniz herhalde. Bu kahramanlarımız alnından öpülesi kahramanlarımız. Hiçbir şeyden yılmadan başardılar. Pperasyonda mağdur durumda olanları kurtardılar.

Hasar tespit çalışmaları 3 ilimizde 120 ayrı ekiple yürütülmektedir. Kredi desteğinden vergi ertelemeleri ne kadar  acil tedbirleri devreye almış durumdayız.

İgili ekiplerimiz sel felaketlerinden etkilenen bölgelerde kesintisiz görev yapmaktadır, sivil toplum kuruluşlarımız da bu çalışmalara katılmıştır.

ilk etapta ihtiyaçları olan ödenekler hemen gönderilmiştir. Bölgedeki Diğer illerde teyakkuz durumuna geçirilmiştir. Sel felaketinde evleri yıkılan vatandaşlarımızı yeni yuvalarına kavuşturmak için hemen kolları sıvadık.

Mağdur olan vatandaşlarımızın zararlarının telafisi için de çalışmalara başladı hayatını kaybeden insanlarımızı geri getiremeyiz ama devletimiz onun dışındaki her türlü kaybı telafi edecek.

Kastamonu ve çevresinde yaşanan felaketlerde hayatını kaybeden, zarar gören vatandaşlarımızın üzüntüsü, milletimizin ortak üzüntüsüdür.

Devlet olarak felaketin ilk anından itibaren sizlerle beraberiz. AFAD başta olmak üzere Kızılay'ımız da araç gereçleriyle burada. Aşından yemeğine ne gerekiyorsa hepsini yaptık, yapıyoruz, yapacağız.

4 bin 760 personel, 19 helikopter, 1 İHA, 66 ambulans, 41 UMKE, 437 makinesi ve diğer pek çok araç gerek sahada faaliyet gösteriyor. Helikopterler, evlerin damlarından vatandaşlarımızı kurtaran jandarmamızı, polisimizi izledim. Bu kahramanlarımızı alnından öpülesi kahramanlarımız. 

 Bu yaptıkları operasyonda mağdur durumda olanların yüzde 95'ini kurtardılar. Aksi olabilirdi. Ama bunu başardılar.

Bu öyle her kişinin karı değil, er kişinin karıdır. Onları tebrik ediyorum. O operasyon bizi rahatlattı. Gözlerimiz yaşlı olarak kadın, çocuk, bebek demeden, o yeni doğmuş yavrunun kurtuluşu gözlerimizi yaşartmıştır değil mi? Onların o gayretleri bu başarının sırrı olmuştur.

Selden etkilenen Ayancık Devlet Hastanesi'ndeki hastaların tamamı diğer hastanelere nakledilmiş veya evlerine ulaştırılmıştır. Öğrenci yurtları hazır tutulmaktadır. Ulaşımı aksayan yerler için alternatif güzergahlar üzerinde çalışılmaktadır.

Elektrik kesintisi olan yerler için çalışmalar sürüyor. Su kesintisi yaşanan yerlerde altyapı onarım çalışmaları başladı. Mobil istasyonlar ihtiyaç duyulan yerlere gönderilmiştir. Hasar tespit çalışmaları 3 ilimizde 120 ayrı ekiple yürütülmektedir. Kredi desteğinden vergi ertelemesine kadar tüm tedbirleri almış durumdayız.

Bugüne kadar depremden sele ve yangına kadar yaşamış olduğumuz her hadisede Türkiye'de hiç kimsenin sahipsiz olmadığını dosta düşmana gösterdik. Genel hayata etkili afet bölgesi olarak burayı da ilan ediyoruz.

Bu işin siyaseti olmaz. Ama bazı kanallarda siyasetle alakası olmayan tipler çıkıyor. Bu afetlerin neyin gelip nasıl götürdüğünden haberi olmayanlar çıkıyor.

İleri geri konuşuyorlar. 1 gram iş üretemeyenler konuşuyor. Biz işimize bakacağız. Onların bu yaklaşım bizi üzmez, böyle bir zamanda bir olmamız lazım."

Hibya Haber Ajansı