AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Parti Sözcüsü Ömer Çelik, gündeme dair açıklamalarda  bulundu. Çelik'in açıklamasından bazı satır başları ise şöyle:

"Afetle mücadele ederken ortaya çıkan aksaklıkların, ortaya çıkan yanlışlıkların itiraf edilmesi yerine Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'ne, AK Parti'ye ve sahada çalışan arkadaşlarına karşı bir suçlama kampanyasına dönüştürüldü.

fetin boyutuna göre, yangın olur, sel olur, kar olur, ne kadar güçlü tedbir alırsanız alın, istediğiniz anda bunu belli bir sonuca ulaştırmanız mümkün olmayabilir. Ama burada önemli olan şudur dünyada bilinen kurallar Türkiye'nin afetle mücadele kapasitesi, belediyelerin deneyimleri, merkezi idarenin deneyimleri ve kurumsal hafızası bakımından bir ölçü ortaya koyulduğundan gereken tedbirleri alıp almadığınız çok temel bir değerlendirme konusu olarak ortaya çıkar.

Tabii bundan kimse 'Haberdar değildim.' diyemez, nitekim 17 Ocak günü Meteoroloji Genel Müdürlüğü bütün bu karşılaşacak tabloları bir uyarı niteliğinde herkesle paylaştı. Nitekim bu İstanbul Büyükşehir Belediyesinin afet Koordinasyon Merkezi tarafından da paylaşıldı, yani 'Yoğun bir kar yağışı geliyor tedbirli olunması gerekir.' diye.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi herkesi tedbire çağırırken bir tek kendisi tedbir almamış. Nitekim 21-22-23 Ocak günleri boyunca bu meteorolojinin bahsettiği tabloyla karşı karşıya kalındı. Tabii ortada idare adına, Belediye İdaresi adına ciddi bir zaaf olduğu ilk andan itibaren görülmeye başladı. İstanbul'a ve İstanbulluya sahip çıkmayan bir belediye yönetimi söz konusu oldu. Binlerce vatandaşımızın yolda kaldığı yaşlı, genç ve kadın herkesin perişan olduğu bir tablo belediye yönetiminin sorumluluk alanı içerisindeki alanlarda meydana geldi.

Daha da acısı krize müdahale etmesi gereken kar küreme araçlarından bir tanesi Belediye Başkanı'nın bir restoranda yemek yemesine eşlik ediyor, oradaki yolu açmak için seferber ediliyor.

Şimdi bakın bütün bu tablo karşısındaki yönetim zaafını medeni ve makul bir dille herkesin siyasi safını İstanbullunun safında hizalayarak İstanbul'dan ve İstanbul'dan yana olarak vatandaşımızdan yana olarak, sokakta kalan vatandaşımızın gözünden bakarak değerlendirmesi gerekirken, ilk andan itibaren biz bu yönetim zaafını kimin üzerine nasıl yıkarız gibisinden bir kampanya ile karşı karşıya kalıyoruz."
Hibya Haber Ajansı