Türkiye’de Şubat ayında cari işlemler dengesi, artan enerji fiyatları nedeniyle üst üste dördüncü ay açık verdi. Aylık bazda 5,15 milyar dolar olarak açıklanan cari açık rakamı57,3 milyar dolar açık olan piyasa beklentisine ve 5,6 milyar dolar olan bizim beklentimize paralel gerçekleşmiştir. Cari denge açığı, aylık dönemde ise geçen yılın Şubat ayındaki 2,45 milyar USD olan açığa kıyasla artmıştır. 12 aylık bazda ise cari açık 19,1 milyar dolardan 21,8 milyar dolara genişledi.

 

Cari işlemler hesabında en belirleyici unsurlara baktığımız zaman; Enerji ithalat maliyetlerindeki artışın etkisiyle mal ticaretindeki açık, bir önceki yıla göre 2,1 milyar dolardan 6 milyar dolara yükseldi. Hizmetler, turizm gelirinde 1,24 milyar dolara ulaşan artışın etkisiyle 1,61 milyar dolar fazla verdi. Enerji maliyetlerindeki artışın son dönemdeki belirleyici etkilerini görüyoruz. Brent petrol fiyatına dair cari denge ile alakalı yaptığımız hesaplamalarda, her 10 dolarlık değişimin cari denge üzerinde 4,4 milyar dolarlık, cari denge / GSYH oranında ise yarım puanlık bir etkide bulunduğu sonucuna varmaktayız. Bu seneki ani fiyat değişimlerinde ise, enerji fiyatlarında doğalgaz fiyatlarındaki Brent petrol fiyatının çok üzerinde bir oranda katlanmanın bu etkiyi çok daha öteye taşıması söz konusudur. Nitekim, geçen yılın ilk 3 aylık döneminde 8,7 milyar dolar olarak gerçekleşmiş enerji ithalatının, öncü dış ticaret veriler ekseninde de baktığımızda ilk çeyrekte 25 milyar dolarlık bir tutara ulaşarak neredeyse 3 kat arttığını gözlemliyoruz.

 

Finansman tarafında doğrudan yatırım kaynaklı net girişler Şubat ayında 4 milyon dolar olarak gerçekleşirken, portföy tarafında risk iştahındaki önemli bozulma çerçevesinde 765 milyon dolar net çıkış olduğu görülmektedir. Hisse senetlerinde net satış 228 milyon dolar olurken, borçlanma araçlarında ise 573 milyon dolarlık net satış yapılmıştır. Özel sektörün dış borç geri dönüş oranı görece düşük performans gösterirken, finans sektöründe borç çevirme oranlarının daha güçlü olduğunu gözlemliyoruz. Resmi rezervler yüksek cari açığın getirdiği zayıf finansman kabiliyeti nedeniyle 2,22 milyar dolar azaldı. Yılın ilk iki ayında rezervlerdeki düşüş böylece 3,2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Net hata ve noksan veya kaynağı bilinmeyen sermaye hareketleri, aylık 511 milyon dolarlık sınırlı bir çıkış gösterdi.

 

 

Cari işlemler dengesi… Kaynak: TCMB, Bloomberg

 

Enerji maliyetlerinin etkisiyle dış ticaret profilindeki bozulmanın Mart ayından sonra da devam ettiği gözlemlenmekte, ki Mart dönemi Rusya krizinin devreye girmesi nedeniyle bu piyasada yeni bir kırılmaya işaret ediyor. Dolayısıyla, cari işlemler dengesinin de Mart ayını takip eden dönemde daha fazla zarar görebileceği riski mevcuttur. Öncü veriler, Mart ayında enerji ithalatının 8,4 milyar dolar olarak gerçekleştiğini, dış ticaret açığının da 8,2 milyar dolara yükseldiğini (geçen yılın aynı dönemi 4,7 milyar dolar) göstermektedir. Jeopolitik riskler, enerji fiyatlarının yüksek seyretmesine neden olurken, aynı zamanda turizm sektöründeki potansiyel kayıplar ve hem risklerin direkt etkisi, hem de global ekonomilerin yavaşlama risklerinin ihracata baskı yapması cari açığı daha da genişletebilir. Bu süreçte, riskleri negatif yönde değerlendiriyoruz.

 

Tüm bu şartlar altında, yılsonu cari açık projeksiyonlarımızı eğer doğalgaz başta olmak üzere enerji fiyatlarında bir normalleşme olmazsa 51 milyar dolar gibi piyasanın genel beklentisinden daha yüksek bir seviyede tutmaktayız.

 

Merkez Bankası, ekonominin Ocak ayında büyük açık vermesinin ardından Mart ayındaki faiz karar metninden cari fazla tahminini kaldırmıştı. Bu süreçte, özellikle yurtiçinde uygulanan ekonomi politikalarının hem parasal hem de mali anlamda genişleyici olup büyüme patikasının desteklenmesinin istenmesi liranın değer kayıplarından kaynaklı ithalat faturası etkisini katmanlayabilir. Merkez Bankası, Perşembe günü Sn. Kavcıoğlu başkanlığında faiz oranı toplantısını gerçekleştirecek. Bankanın politika faizini %14'te tutmasını bekleriz.

 

 

Kaynak Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı