Komite, Adalet Bakanlığı'na ilettiği kararı, Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Anayasa Mahkemesi, Mevzuat Genel Müdürlüğü, Ceza İşleri Genel Müdürlüğü, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü ile Demirtaş'ın yargılandığı İstanbul ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılıklarına gönderdi.
Komitenin karar metninde, mahkemenin somut davada başvuran Demirtaş'ın bir suç işlediğine dair makul bir şüpheyi destekleyen deliller bulunmaksızın tutuklandığını tespit ettiğini, özellikle iki önemli kampanyası sırasında yakalanmasının ve tutuklanmasının, çoğulculuğun bastırılması ve siyasi tartışma özgürlüğünün sınırlandırılması yönünde gizli bir amaç taşıdığına vurgu yapıldı. Demirtaş'ın dokunulmazlığının kaldırılması ve siyasi konuşmaları nedeniyle cezalandırmak için ceza hukukunun uygulanma şeklinin tahmin edilemez olduğu belirtildi. Bu durumun yasayla öngörülmediğini ve ardından gerçekleşen tutukluluğun Demirtaş'ın Millet Meclisi faaliyetlerine katılmasını etkin bir şekilde imkansız hale getirdiği ifade edildi. Yetkililerin, Demirtaş'ın mevcut tutukluluğunun 4 Kasım 2016 ila 7 Aralık 2018 tarihleri arasının incelediğini, bunların büyük daire kararının kapsamı dışında kaldığı belirtildi. Demirtaş'ın mevcut tutukluğuna yönelik olay ve suçlamaların ilk tutukluluğuna konu olanlardan farklı olduğuna dair beyanları dikkate alındığı söylendi. Ayrıca bu argümanların halihazırda mahkeme tarafından incelenip reddedildiği kanaatine varıldığı, mahkemenin aynı olgusal içeriğe ilişkin gerekçelerle Demirtaş'ın tutukluluğunun devamının, haklarının ihlalinin sürmesine sebebiyet verdiği belirtildi. Ayrıca mahkemenin kararına uyma yükümlülüğünün ihlaline yol açacağına ilişkin 46. madde kapsamında vardığı sonucun altı çizilere, yetkililerin Demirtaş'ı derhal serbest bırakılmasını sağlamaları çağrısında bulunuldu.
Kararda, Ankara Ağır Ceza Mahkemesi önünde tutuklanan (34 fezleke, 6 - 8 Ekim olaylarına ilişkin iki ceza yargılaması) ve İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi önünde tutuklanan, Demirtaş'ın somut davada gerekli bireysel tedbirlerin aciliyeti göz önüne alındığında 2021 yılı Haziran ayına kadar serbest bırakılmaması durumunda, bireysel tedbirlere ilişkin incelemesine 1406. toplantısında devam etmeye karar verildiği bildirildi.
